Bu Yazıyı Okumadan LYS Başvurusu Yapmayın. Yinede Siz Bilirsiniz!

Her yıl Ocak ayında tohumu atılan merkezi sınavlar, Mart ayında meyve vermeye başlıyor. Ülke Marttan itibaren karasal iklimden çıkıp, Akdeniz iklimine geçiş yapıyor.

Martta havaya düşen sınav cemresi, Nisanda TEOG heyecanı ile devam ediyor. Mayısta okul sınavları ve Açıköğretim sınavları vesaire derken Haziran tam sınav sezonunun en civcivli dönemi oluyor. Temmuzun ise daha ayrı bir heyecanı var. Zira tüm tercihler o ay yapılıyor ve dananın kuyruğu Temmuzda kopuyor.


İçinde bulunduğumuz günler iki hafta sürecek LYS şenlikleri için rezervasyon günleri.

Sınavın tam biri bitti derken diğerine başvuru zamanı geldi. Gönül ferahlığı ile şöyle ayaklarınızı uzatıp iki sosyal medya geyiği çevirmeye fırsat bile vermediler. Sağlık olsun! Yazın buna fazlaca vaktiniz olacak.

1 -14 Nisan tarihleri arasında LYS için yerinizi rezerve ediyor, sadece rezerve etmekle de kalmıyor, konaklama ücretini peşin peşin ödüyorsunuz.

Peki ücretler ne kadar?

Her bir sınav için 35 lira. Tek sınava girmeniz gerekiyorsa bu bedeli ödüyorsunuz.

Ancak gireceğiniz sınav sayısı daha fazlaysa (ki daha fazla olması gerekiyor doğal olarak) sınav sayısı çarpı 35 TL eşittir bilmem kaç... gibi bir masraf kapısı daha açılıyor bütçenizde.

Bu paraya değer mi? YGS kadar kolay olmazsa değer. Kolay olursa bu sıralama sıkışıklığı nasıl çözülecek? Emin değilim!

Sistemde damping uygulanan en avantajlı grup Yabancı Dil sınavına girecek Dil öğrencileri. Zira onların tek LYS'ye, yani LYS-5'e girmeleri yetiyor. Geçen yıl Yabancı Dil Sınavlarına müracaat eden aday sayısı 92 bin 370 olunca Dilcilerin küçük bir grup oldukları anlaşılmıştı. Tabi! Bunu geçen sene anlamadık yıllardır böyle... 

Genelde 60-70 bin rakamını çok geçmezdi. Geçen yıl adayların bir bölümü tüm LYS'lere girin gazına dayanamayıp, beşine de girelim demişler ki, böyle artmış. 

Bu yıl Yabancı Dil sınavlarına yine 90-100 bin civarında bir başvuru gerçekleşebilir. İzleyip göreceğiz.

Öte yandan dil sınavına giren kitlenin ana omurgasını İngilizce sınavına girenler oluşturuyor. Almanca ve Fransızcadan sınava girenler neredeyse bir elin parmakları kadar. Geçen yıl Almanca sınavına 1.954, Fransızca sınavına ise 1.009 aday girmiş. Olmayınca olmuyor...

Yabancı Dil puanları ile öğrenci alan programların dışındaki tüm diğer programlar için adayları tek LYS'ye girmek kesmiyor. Mutlaka iki ayrı LYS'den yer ayırtmak gerekiyor.

Kısaca yabancı dil puanlarının dışındaki her puan türü, iki ayrı LYS'nin netleri ile irtibatlı. 

Örneğin mühendislik veya sağlık bilimlerine ya da temel bilimlere göz kırpanlar LYS-1 ve LYS-2 diye adlandırılan Matematik Geometri Sınavı ile Fen Bilimleri Sınavına katılmaları gerekiyor. Doğal olarak MF'cilerin başvuru rezervini bu iki sınava yapmaları gerekiyor.

İktisadi bilimlere, yönetim bilimlerine, hukuka ve bazı sosyal bilimlere (Psikoloji, Sosyoloji, Felsefe, PDR. gibi...) girmek isteyen adaylar da yine 2 sınavın peşine takılıyorlar. Eşit ağırlıkçılar diye tanımlanan bu grup, yani TM puan türü ile tercih yapacak adaylar LYS-1 Matematik-Geometri Sınavı ve LYS-3 Edebiyat Coğrafya Sınavının koltuğuna şimdiden şemsiye, şapka ya da mobil telefonun kabını bırakmaları gerekiyor.

Sözelciler diye tanımladığımız kitlenin ise LYS-3 Edebiyat Coğrafya Sınavına ve LYS-4 Sosyal Bilimler Sınavına katılması zorunlu.  Edebiyat, tarih, iletişim bilimleri gibi dallara hevesli gençleri bu iki sınav bekliyor. En rahat iş Sözelcilik.

Bakalım geçen sene hangi sınava kaç aday başvuruda bulunmuş?


Katılımın en yoğun olduğu iki sınav LYS-1 ve LYS-3. Bu sınavlar genelde iki farklı puan grubuna hitap ettiği için kapalı gişe oynuyorlar.

Tabloda bir rakam dikkatinizi çekti mi? Bilmiyorum!

LYS'ye girmeye hak kazanan aday sayısı 1 Milyon 368 Bin 941. Ancak tekil başvuruyu ben söyleyeyim size; 953 bin 280. Diğer bir ifade ile 415 Bin 661 aday daha baştan LYS ile kurdukları feodal birlikteliğe son veriyorlar.  

Tüm bu ikili grupta adaylar önce başvurularını yapıyorlar, sonra da rezerve ettikleri sınavın ücretini bankaya yatırarak hazirandaki check-in işlemini beklemeye başlıyorlar.

Bankaya yatırıyorlar dediysek illa gidip kuyruk beklemek zorunda da değiller. İnternet bankacılığı da denen bir şey var.

Çok sorulan bir soru ile mevzuyu renklendirmeye devam edelim.

"Hocam ben sadece YGS-3'den 180'i geçtim, acaba sadece TS için gereken sınavlara mı başvurabiliyorum?"

Hayır. YGS'deki 6 puan türünün herhangi birinden 180'i veya daha fazlasını almış olmak tüm LYS'lere girme vizesini de almak anlamına geliyor. Sözelden geçtiniz diye sözel sınavlara, sayısaldan geçtiniz diye sayısal sınavlara girmeniz gibi bir zorunluluk yok. 180 Barajını tek noktada dahi geçebilen, her türlü sınava rahat rahat yürüyor, hiç bir kısıtlama yok.

Bir de şu çok soruluyor; "Kaç sınava başvuralım hocam?."

Tercihler genelde tek puan grubundan oluşmayabiliyor. Örneğin bazı adaylar sadece MF puan türlerinden tercihle yetinirken, bazı adaylar hem MF, hem de TM tercihi, hatta TS tercihi daha da hatta dil tercihi dahi yapmak isteyebiliyorlar. Bu konuda hiç bir kısıtlama yok.

Geçen yıl ortalama her aday 2,66 sınava katılmış. Yani kimisi 2, kimisi 3 kimisi 4 hatta 5. Aday sayısına göre ortalama alınınca 2,66 sınav ediyor.

Geçmişte olduğu gibi bir alan ve katsayı sınırlaması da olmadığı için her puan türünden tercih yapabilme hürriyetine sahip tüm adaylar.

Her puan türünden yol veriyorlar diye o listeyi 1 milyon shop gibi her türden programla doldurmak da akıllıca bir iş değil ama. Bunu da unutmayın lütfen!

Her şeye rağmen farklı puan türünden de seçim yapabilirim gibi bir düşünce oldukça yararlı bir düşünce. Yani düşünce gibi düşünce! Zira tercih döneminde kendinizi bir puan grubunun sınırlarına hapsetmemiş oluyorsunuz bu kararınızla.

Öte yandan daha fazla sayıda sınava girmenizi hem tercih alternatiflerinizi çoğaltmanız, hem de ileride olur ki ihtiyaç doğar da kullanırız dediğiniz farklı türden puanlarınızın doğru hesaplanabilmesi için şiddetle ve hiddetle öneriyoruz. Amacımız ÖSYM'ye daha fazla para kazandırmak değil elbette, nereden çıkarıyorsunuz?

"Hocam ileride ne ihtiyacım olacak ki?" demeyin. Dünya hali bu belli olur mu?

Yatay geçiş denen bir mevzu var. Bu mevzu tamamen bu sınavda alacağınız puanlar üzerinden ilerliyor. Velev ki tercih hatası yaptınız ve 2 sene sonra gittiğiniz okul ve bölümden zerre memnun değilsiniz. Bir yastıkta kocayacağız, mecbur!" demekten sizi kurtaracak bir uygulama bu. Yapılmıyor da değil hani. Her yıl binlerce öğrenci bölümü kazandığı güne lanet okuyor. Bir kereye mahsus bu değişimi yapabilme hakkınız var ve bunu da işte bu yıl gireceğiniz LYS'nin puanları ile yapabiliyorsunuz.

Mevzuyu yine iyice geyiğe sardık bakıyorum da... Neyse toparlayalım.

İşte gençler haziran sınavları için bilet satışları başladı. Son gün 14 Nisan.

İşinizi son güne bırakmayın.

Doğru düzgün düşünün ve doğru düzgün karar verin hangi sınavlara katılacağınıza.

Kararınızı hemen verin ki hazırlık süreci de verdiğiniz bu karara göre şekillensin. Zira süre daralıyor ve daha işlenecek çok konu, yapacak çok iş var...

İşin resmi prosedürlerini anlatmama gerek yok. Zaten bütün kılavuzlar ve tüm rehberlik bültenleri bu içeriklerle dolu...

Erken başvuranı sınav salonunda cam kenarına veriyorlar yargısı da tamamen safsata...


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Üniversite Taban Puanları Belli Oldu, Taban Sıraları da Yaklaşık Hesapladık...

Üniversite tercihleri başladı, tüm adaylara bol şanslar...

An itibariyle YKS tercih dönemine yine merhaba dedik...