Aziz Tercih Hazretleri...

Ek tercih sürecini ben biraz pazar toplanırken alelacele yapılan alışverişe benzetirim. Çoğu tezgah kapanmış, açık olanlarda da ürünün iyisi seçilmiş, işe yaramayan deforme olmuş, ezik, bozuk ürünler kalmıştır. Hani malını tüketemeyen iyi bir tezgah yakalarsan üç-beş bir şey alabilirsin ama onu da bulmak zordur be azizim...

Pazara benzemeyen tek özelliği akşam pazarı olmamasıdır. Akşam pazarında bilirsiniz ürünler genelde maliyetine satılır. Hani pazarcı esnafı elde mal kalmasın, tezgahı toplamayla, arabaya yükleyip geri götürmekle uğraşmayalım, yok pahasına verelim bitsin ister ya. Etiketin yarı fiyatına pazarı kaldırırsın mesela ama ek tercih işte öyle bir şey değildir mesela. Tüm bölümleri üç puanla kaldıramazsın. Ek tercihte maliyetine tercihler de mümkün değildir be azizim...

Gerçi bazı vakıf üniversiteleri boş kontenjanları doldurmak adına tercih bursu, ilk bilmem kaçta seçme bursu, bizi aklından geçirme bursu, afişimizi gördüm bayıldım bursu... falan filan gibi bir çok uyduruk burs modelleri ile böyle bir pazarcı esnafı görünümüne bürünseler de tüm yerleştirme işlemi ÖSYS trafiği üzerinden yürüdüğü için onlar da bir coşku yaratamazlar. Vakıflardaki kısmi burslu ve ücretli programları akşam saatlerine kadar boşalmamış tezgaha benzetmek de abesle iştigal olmaz herhalde. İyi yere dükkan açmadık be azizim...

Adayın genel tercihlerde yediği sille ile aklının başına gelmesi olarak tanımlayabiliriz ek yerleştirme sürecini. Genel yerleştirmede puanının gücünü ve çekim alanını hesap edemeyen aday, hovardaca ve hunharca harcamıştır o puanları. Daha doğrusu harcamaya yeltenmiştir ama sistem buna geçit vermemiş, dur demiştir. Ek yerleştirme işte böyle bir hayal kırıklığı ikliminin hemen ertesine denk gelen bir tercih işlemidir be azizim...

Aslına bakılırsa hiç de azımsanmayacak sayıda kontenjan kaldığı söylenebilir. Orta ölçekli bir Avrupa ülkesinin bir yılda aldığı öğrenci sayısı kadar öğrenciyi biz ek tercihlerde alırız ama gel gör ki bölümlerin nitelik sorunları epeyce can sıkıcıdır. Nitelikli bölümlerde tek-tük boş kontenjan kalmışken, nitelik düştükçe kontenjan sayısı artmaktadır. Pazarda iyi mal kalır mı hiç akşam saatine kadar? İşin raconu bu be azizim...

Her işlemde olduğu gibi ek tercih işlerinde de bir takım tüyoları kapmak önemlidir. Bu tüyolar şans faktörünü doğal olarak artırır. Biz de kelli felli tercih uzmanları olarak yaşamın sırrını veriyormuşçasına bu tüyolarla övünür dururuz. Ancak ek tercih işlemleri öyle standartlara uygun akışı olan bir işlemler silsilesi değildir. Genel yerleştirmenin alışılmış bir ruhu vardır ve sonuçlar genelde büyük yanılgılara gebe değildir. Ek yerleştirme öyle mi? Tabi ki değil. Her an her şey olabilir. Garanti kazanırım diye yazdığın bir yer gelmeyebilir, kesin olmaz dediğin bir yer çıkar gelir be azizim...

Ek yerleştirmenin tek artısı nedir bilir misin? Puan olarak cebinde sermayesi olan zaten genel yerleştirmede atı alıp Üsküdar'a geçmiş, sistemden otomatik olarak çıkmıştır. Kalan adaylar ise ya atı olmayan, ya da Üsküdar'ın yolunu bulamayan cengaverlerdir. Şimdi zihni navigasyonu güncel ve güçlü olan adaylar tabana kuvvet Üsküdar'a koşa koşa ilerleyeceklerdir. Sıralama sistemlerinin bir sonucu olarak acımasızca bir yarıştır bu. Kim kimi geçerse o gider Kız Kulesinin karşısındaki banklarda bir oturaklık yer bulur kendine. Hani niye Üsküdar'a geçmek gerektir onu da bilmiyorum be azizim...

Mağlubiyetten çıkmış ve soyunma odasına girerken ağzının dibine mikrofon uzatılmış futbolcudan duyacağınız ilk cümle "önümüzdeki maçlara bakıcaz"dır genelde. Ek tercihler aslında önümüzdeki maça bakmadan yaptığımız bir rejenerasyon antrenmanıdır da aslında. Hani çıkmadık candan umut kesilmez deyip bi reanimasyon süreci daha yardıralım da diyebiliriz ya öyle bir şeydir de. Çıkmadık candan umut kesilmez be azizim...  

Rejenerasyon antrenmanında sakatlanma ile ek yerleştirmede alakanız olmayan bir bölüme yerleşme arasındaki korelatif ilişki bir biri ile yarışır. Genel tercihleri iç edip ek yerleştirmede illa ki yerleşmem lazım abi yea diye hiç olmadık, akla hayale gelmedik hadiseler çıkarmak istenmedik bir durumdur gençler. Yorgana kızıp pire ile muhabbetin dibine inmeye gerek yok. Hocam o yorgan değil pire olacaktı diyenler; bi rahat olun bakim. Siz de olmadıysa zorlamayın. Boş verin be azizim...

Hocam bu yazıda link nerede? Ne indiriyoruz şimdi?

Bu yazıda link falan yok be azizim...